9 Şubat 2018 Cuma

Ankara Rahmi M. Koç Müzesi

Herkese Merhaba,

   Blog açmak kolayda yazmak ne zormuş. Çeşitli bahaneler bularak erteledim cesaret edemedim. Bugün içimden geldiği gibi, bahane bulmadan yazmaya karar verdim. Yazmanın gücü adına!

 Evet sakinim ve başlıyorum yazmaya.

   Bugün eşimle beraber uzun zamandır merak ettiğim Rahmi Koç Müzesine gittik. 11 yıllık       Ankaralıyım ve evet hiç gitmedim. Ne çok şeyi ıskalıyoruz. Burnumuzun dibindeki tarihi görmeye vakit ayıramıyoruz. Kaçmaktan kovalamaya fırsat kalmıyor. Neyse bu konu çok derin içine girersem çıkamıcam galiba. Bu konuda başka zamana kalsın :)
   Geç olsun güç olmasın dimi ama ;) Gerçi sonunda neden bu kadar geç kaldım görmek için diye hayıflandım ama olsun :)


                               
   Ankara Rahmi M. Koç Müzesi Ulus Ankara Kalesinin giriş kapısının karşısında,  Anadolu medeniyetler müzesinin biraz üstünde yer almakta.Ulaşımı da baya kolay aslında minibüsler ve Ankaray- Metro özel aracınız yoksa işinizi rahatlıkla görür. Ulus Meydanında inip Hisar caddesi istikametinden yürüyebilir yada taksiye binebilirsiniz. Eğer özel aracınızla geleceksiniz müzenin yakınlarında otoparklarda var. Tek problem Ulus'un trafiği. Tabi bu sizi yıldırmasın.:)




   Müze hakkında anladığım ve okuduğum kadarıyla bir özet geçeyim.Rahmi Koç müzesi tüm ülkelerin çeşitli dönemlerine ait makinelerin ve endüstri objelerinin toplanması, araştırılması, korunması ve sergilenmesi için kurulmuş kar amacı olmayan özel bir müze.İnsanı hayretler içinde bırakan bir müze. :) Müzenin ana teması geçmişten geleceğe. Koleksiyonda aklınıza ne gelirse çeşitli makineler, havacılık, tıp-eczacılık, günlük yaşam, otomobil, denizcilik,oyuncaklar, arabalar, esnaf sokağı, karayolu ulaşımı, raylı ulaşım ve en önemlisi Atatürk bulunmaktadır.
Müzedeki çoğu objeyi belki dönem filmlerinde yada dizlerde görmüşümdür. Yakından görmek ilginç bir tecrübe oldu. Şunu da belirtmeden geçemiyeceğim  yarım saatte gezer çıkarım diyorsanız yanılırsınız. En az iki saatinizi ayırmanız gerekiyor. Hem müze çok büyük hemde incelenecek dünya kadar obje var içeride.
   Dediğim gibi müze çok büyük, 2 ana bölümden oluşuyor; Çengelhan ve Safranhan. 
Safranhan müzenin uzantısı olarak restore edilmiş. 
   Müzenin girişi Çengelhan'dan yapılıyor. Zemin katta oyuncaklar, bebek evleri, raylı ulaşım sistemleri, Esnaf sokağı, Atatürk'ün kişisel eşyaları ve Ankara bölümü var. Onun hemen üstündeki katta Amerikan koleksiyonu, Denizcilikle alakalı çeşitli malzemeler, Rahmi Koç'u anlatan sergi ve beni çok etkileyen Mustafa Koç'a ait eşyaların sergilendiği odalar bulunuyor.( Birde bodrum katı varmış ama ben onu gezemedim. Gün içinde 2. müze gezisi olunca tabi oluyor öyle dalgınlıklar. Orada tarım ve tıpla alakalı makineler varmış sanırım, itiraf ediyorum kopya çektim. :) )
   Safranhana geçtiğimizde ise bizi harika otomobiller, motorsikletler ve çeşitli makineler karşılıyor.    Bir üst katında da, günlük yaşam eşyaları, film makineleri, teknolojik ve bilimsel aletler, havacılıkla ilgili çeşitli objeler vardı.
   Benim en çok ilgimi çeken yerler oyuncakların, bebek evlerinin(sonuçta bende bir kız çocuğuyum, olmasam da çekmiyecek gibi değildi ), otomobillerin, Esnaf sokağının, Mustafa Koçun eşyalarının sergilendiği ve Atatürk ile ilgili olan bölümlerdi.
































Belirtmek isterim ki Rahmi Koç müzesi çeşitli organizasyonlara sergi ve doğum günleri gibi ev sahipliği yapmaktadır.


Aşağıya çalışma saatlerini ve giriş ücretlerini yazıyorum. Belki birinin işine yarar.
Salı – Cuma Günleri
10:00 - 17:00
Cumartesi – Pazar ve Bayram Günleri
10:00-18:00 (1 Ekim - 31 Mart)
10:00-19:00 (1 Nisan - 30 Eylül)
Giriş Ücretleri:
Tam : 9 TL
Tam Müze Kart Plus : 8 TL
(10 kişinin üzerinde) : 8 TL
Öğrenci : 5 TL
Öğrenci Müze Kart Plus : 4 TL
(10 kişinin üzerinde) : 4 TL


Kaynak: http://www.rmk-museum.org.tr/cengelhan/turkce/default.aspx


   Bendenizin nacizane tavsiyesi gezin görün derim. Ankaralılar ve  Ankaraya gelecek olanlar, gezi rotanıza ekleyin bence . Çok keyifli vakit geçireceğinize inanıyorum. Nostalji olur hem. Oraya gitmişken belki Anadolu Medeniyetler müzesini de gezersiniz. Birde çıkışta Ankara döneri yersiniz. Evinize mutlu dönersiniz. :)

   İlk elin günahı olmaz dedim bodoslama daldım mevzuya.Yoksa başka türlü yazamayacaktım bloga. . Fotoğrafları da düzenleyemedim. Kusurlarına bakmayın lütfen. Umarım yazımı beğenirsiniz. Bir sonraki konuda görüşmek üzere. Sevgiyle.




9 Mayıs 2014 Cuma

Merhaba ben geldim !


En sonunda bloğuma isim bulup ilk postu yazmaya başladım. (Allah'ım ne büyük mutluluk.) Evet o büyük gün bugün. Biraz bloğum hakkında bilgi vermek istiyorum sevgili okur. Bloğum da hayatın içinden yazılar olacağı gibi ağırlıklı olarak naçizane kozmetik deneyimlerim ve yemek tariflerim de sizlerle olucak. Umarım sıkılmaz, severek okursunuz. Ben şimdiden sizlerle tekrar buluşmak için çok heyecanlıyım. En yakın zamanda görüşmek üzere der ve ilk postumu sizinle paylaşmaktan gurur duyarım.


Güncel olabilmek dileğiyle Esen kalın ....